Ülkemizde tenis deyince aklımıza ilk gelen masa tenisi olmakta. Bir de kortta oynanan olan tenis var. Bizde genellikle zengin sporu olarak tabir edilmekte. Bu şekilde anılmasında malzemelerinin pahalı oluşu, oyun alanının çok olmayışından kaynaklanıyor olabilir. Buna rağmen son yıllarda ülkemizde de kort tenisine ilgi artmakta. Oynayanların sayısı yükselmektedir. Bunda oyun alanlarının çoğalması ve yetiştirdiğimiz tenis oyuncularının artması etkili olmuştur. Son yıllarda yetiştirdiğimiz ünlü tenisçilerden bazıları ise; İpek Soylu, Çağla Büyükakçay, Marsel İlhan gibi.

Masa tenisi kort tenisine göre ülkemizde popülaritesi daha çok olan bir spordur. Neredeyse oynamayan yok gibidir. Malzemelerinin ucuz olması ve oyun alanının çoğu yerde rahatlıkla bulunmasından dolayı kort tenisine göre masa tenisi daha çok oynanan bir oyundur. Malzemelerinin ucuz olması dedim ama yerine göre çok pahalı olanları da elbette var. Oyun alanına ise; okullarımızda, kafelerde, kahvehanelerde, sosyal tesisler gibi yerlerde rahatlıkla ulaşabilmekteyiz.

Masa tenisi ile tanışmam İlkokul'da oldu. Okulumuzda iki tane masamız vardı. Beden Eğitimi öğretmenimizden raket ve top olarak veya olan arkadaşlarımız bunları okula getirerek oynardık. Masa sayımız az olduğu için teneffüse ilk çıkan masaları kapar ve kim masaları kapmışsa o ve arkadaşları oynardı. Masaları kapmak için bazen zilin çalmasına az bir vakit kala öğretmenimizden lavaboya gitme bahanesi ile izin alıp, önceden masayı kapmaya çalışırdık. Çok güzel günlerdi.

Sekiz yıl boyunca neredeyse masa tenisi hep oynadık. Bu kadar uzun süre oynamama rağmen okul takımı seçmelerine bir türlü seçilemedim. Nedeni ise okulumuz çok büyüktü. Yani öğrenci sayısı çoktu ve benden çok çok iyi oynayanlar vardı. Bir nedeni de yaşıma göre biraz kısa olduğum için bazı toplara kollarımın yetişememesiydi. Okul takımına seçilemesem de seçilenler ile maç yaptığım zamanlarda ara sıra onları yenmiş olmak çok büyük mutluluk veriyordu.

Ülkemizde ilkokullardan itibaren oynanan, her yıl okullar arası, iller arası, çeşitli turnuvalar düzenlenerek sürekli desteklenen ve teşvik edilen bir spor olmasına rağmen bana göre milli takım düzeyinde çok başarılı bir ülke sayılmayız. Milli takım seviyesinde bazı başarılar elde etmiş olabiliriz ama daha çok iyi olmamız gerekiyor. Mesela olimpiyatlarda bir madalyamız yok. Madalyayı geçtim. Hiç bir başarımız yok. Yabancı sporcu devşirmemize rağman istediğimiz sonuçları alamıyoruz.

Masa tenisi sporunda Asya ülkeleri çok başarılı. Özellikle de Çin, bu sporun piri. Olimpiyatlarda ne zaman izlesem altın ve gümüş madalya hep onların. Bazen bronz madalyayı da alıyorlar. Çok başarılılar. Bunun altında yatan sebep, yemek yerken kullanmış oldukları çubuklar sayesinde bilek reflekslerini çok iyi geliştirmiş oldukları mı acaba? Hep düşünmüşümdür bunu. Belki de olabilir.

Son olarak masa tenisini çok sayıda oynayan kişiler olmasına rağmen bu spor dalında yeterince başarılı olamayışımız bana göre bir ayıptır. Aynı üç tarafımız suyla çevrili olmasına rağmen yüzmede başarısı olmamız gibi. Ya başarılı olan sporcu ve ülkeleri örnek almalıyız ya da Çinliler gibi bundan sonra çubuk kaşıklar ile yemek yemeliyiz.