Spor da Fair Play (adil oyun)
Başlıkta olduğu gibi sporun yanında bir bütün olarak görürsek fair play i o zaman rakibe seyirciye ve spor camiasına çok iyi örnek teşkil etmiş oluruz.Bir çok spor müsabakaların da rekabet ,hırs ve kazanma arzusuyla birlikte sporcular yanlışlara düşebiliyorlar.Bazen galibiyetin haklı veya haksız alınması pek önemli olmuyor .Oysa hepimizin beklentisi sporu adil oyun ve centilmenlik üzerine kurmak.Bunun sonunda kaybetmek dahi olabilir ama kaybetmeyi de öğrenmemiz gerekiyor .Alt yapılarımız da spor ahlakı denilen kavramı genç arkadaşlara aşılamamız gerekiyor .Bu sadece spor hayatında değil normal sosyal hayatında da sporcuyu olgunlaştıracak seviyeye getireceğine inanıyorum . Aktif bir sporcu olarak kendim de çok büyük yanlışlara düştüm. Yaptığım spordan ötürü agresif bir ruh haline bürünüyorum hırsımdan kaynaklı olarakda hatalara düşüyorum.Maç sonunda kendimi eleştirmeye kalktığımda o yönlerimi hatalı buluyorum .Rakibe karşı yapmış olduğum fair play den uzak hareketler bir çok maç kaybetmeme sebep oldu .Bu yönümü düzelte bildiğim kadar düzeltmeye uğraşıyorum .Ben bunun farkında olup kendini eleştirip düzeltmeye çalışan aktif bir sporcuyken bunu sürekli bilinçli yapmak alışkanlıktan öte bir davranış.Bir çok spor videosu izliyorum özellikle kendi ülkemi ele almak gerekirse spor alanında ki sporcularımızın sadece ufak bir kısmı benim görüş tarzımda hareket ediyorlar.Eğer bu sporcu grubunu çoğaltabilirsek en azından sporumuzun bu yönünü geliştirmiş oluruz.Toplum bilinci denilen şeyi hayatımız da olgun bir seviyeye çıkartırsak gelecek kuşaklara bıraktığımız en büyük miras bu olur diye düşünüyorum bilmiyorum bu noktada bana katılırmısınız.Burda en büyük görev fair play i ilke edinmiş spor yöneticilerimiz ve sporcularımızdadır.Yapılan demeçler daima rakebet in fair play le de birlikte yaşanabileceğini gösteren kışkırtıcı değil yol gösterici olması gerektiği kanaatindeyim.Beni izlediğimde etkileyen bir fair play örnek göstermek istiyorum. Yukarıda izlemiş olduğunuz video başlığıma en güzel örnektir.Belki sahada kazanamayabilirsiniz fakat milyonların gönlünü kazanmak için sadece olması gerektiği gibi davranmanız yeterlidir.Bu iki tenisçi de bize bunun en iyi örneğini sundular.Top içer de itiraz et demesi o sporcunun kazanmak için her yol mubah mantığından çok uzakta olduğunu gösteriyor. İşin özü hayatımızda her zaman kazanamayabiliriz .Belki sayısal olarak kazanma istatiği bizi başarıya götürüp isim yapmamıza bile neden olabilir ama olayın vicdani yönü hiçbir zaman yakamızı bırakmaz .O yüzden önemli olan kazanmak değil adil bir oyunla kazanmak o zaman insanlığı da kazanırız ...
Spor da Fair Play (adil oyun)
Başlıkta olduğu gibi sporun yanında bir bütün olarak görürsek fair play i o zaman rakibe seyirciye ve spor camiasına çok iyi örnek teşkil etmiş oluruz.Bir çok spor müsabakaların da rekabet ,hırs ve kazanma arzusuyla birlikte sporcular yanlışlara düşebiliyorlar.Bazen galibiyetin haklı veya haksız alınması pek önemli olmuyor .Oysa hepimizin beklentisi sporu adil oyun ve centilmenlik üzerine kurmak.Bunun sonunda kaybetmek dahi olabilir ama kaybetmeyi de öğrenmemiz gerekiyor .Alt yapılarımız da spor ahlakı denilen kavramı genç arkadaşlara aşılamamız gerekiyor .Bu sadece spor hayatında değil normal sosyal hayatında da sporcuyu olgunlaştıracak seviyeye getireceğine inanıyorum . Aktif bir sporcu olarak kendim de çok büyük yanlışlara düştüm. Yaptığım spordan ötürü agresif bir ruh haline bürünüyorum hırsımdan kaynaklı olarakda hatalara düşüyorum.Maç sonunda kendimi eleştirmeye kalktığımda o yönlerimi hatalı buluyorum .Rakibe karşı yapmış olduğum fair play den uzak hareketler bir çok maç kaybetmeme sebep oldu .Bu yönümü düzelte bildiğim kadar düzeltmeye uğraşıyorum .Ben bunun farkında olup kendini eleştirip düzeltmeye çalışan aktif bir sporcuyken bunu sürekli bilinçli yapmak alışkanlıktan öte bir davranış.Bir çok spor videosu izliyorum özellikle kendi ülkemi ele almak gerekirse spor alanında ki sporcularımızın sadece ufak bir kısmı benim görüş tarzımda hareket ediyorlar.Eğer bu sporcu grubunu çoğaltabilirsek en azından sporumuzun bu yönünü geliştirmiş oluruz.Toplum bilinci denilen şeyi hayatımız da olgun bir seviyeye çıkartırsak gelecek kuşaklara bıraktığımız en büyük miras bu olur diye düşünüyorum bilmiyorum bu noktada bana katılırmısınız.Burda en büyük görev fair play i ilke edinmiş spor yöneticilerimiz ve sporcularımızdadır.Yapılan demeçler daima rakebet in fair play le de birlikte yaşanabileceğini gösteren kışkırtıcı değil yol gösterici olması gerektiği kanaatindeyim.Beni izlediğimde etkileyen bir fair play örnek göstermek istiyorum. Yukarıda izlemiş olduğunuz video başlığıma en güzel örnektir.Belki sahada kazanamayabilirsiniz fakat milyonların gönlünü kazanmak için sadece olması gerektiği gibi davranmanız yeterlidir.Bu iki tenisçi de bize bunun en iyi örneğini sundular.Top içer de itiraz et demesi o sporcunun kazanmak için her yol mubah mantığından çok uzakta olduğunu gösteriyor. İşin özü hayatımızda her zaman kazanamayabiliriz .Belki sayısal olarak kazanma istatiği bizi başarıya götürüp isim yapmamıza bile neden olabilir ama olayın vicdani yönü hiçbir zaman yakamızı bırakmaz .O yüzden önemli olan kazanmak değil adil bir oyunla kazanmak o zaman insanlığı da kazanırız ...
Spor da Fair Play (adil oyun)
Başlıkta olduğu gibi sporun yanında bir bütün olarak görürsek fair play i o zaman rakibe seyirciye ve spor camiasına çok iyi örnek teşkil etmiş oluruz.Bir çok spor müsabakaların da rekabet ,hırs ve kazanma arzusuyla birlikte sporcular yanlışlara düşebiliyorlar.Bazen galibiyetin haklı veya haksız alınması pek önemli olmuyor .Oysa hepimizin beklentisi sporu adil oyun ve centilmenlik üzerine kurmak.Bunun sonunda kaybetmek dahi olabilir ama kaybetmeyi de öğrenmemiz gerekiyor .Alt yapılarımız da spor ahlakı denilen kavramı genç arkadaşlara aşılamamız gerekiyor .Bu sadece spor hayatında değil normal sosyal hayatında da sporcuyu olgunlaştıracak seviyeye getireceğine inanıyorum . Aktif bir sporcu olarak kendim de çok büyük yanlışlara düştüm. Yaptığım spordan ötürü agresif bir ruh haline bürünüyorum hırsımdan kaynaklı olarakda hatalara düşüyorum.Maç sonunda kendimi eleştirmeye kalktığımda o yönlerimi hatalı buluyorum .Rakibe karşı yapmış olduğum fair play den uzak hareketler bir çok maç kaybetmeme sebep oldu .Bu yönümü düzelte bildiğim kadar düzeltmeye uğraşıyorum .Ben bunun farkında olup kendini eleştirip düzeltmeye çalışan aktif bir sporcuyken bunu sürekli bilinçli yapmak alışkanlıktan öte bir davranış.Bir çok spor videosu izliyorum özellikle kendi ülkemi ele almak gerekirse spor alanında ki sporcularımızın sadece ufak bir kısmı benim görüş tarzımda hareket ediyorlar.Eğer bu sporcu grubunu çoğaltabilirsek en azından sporumuzun bu yönünü geliştirmiş oluruz.Toplum bilinci denilen şeyi hayatımız da olgun bir seviyeye çıkartırsak gelecek kuşaklara bıraktığımız en büyük miras bu olur diye düşünüyorum bilmiyorum bu noktada bana katılırmısınız.Burda en büyük görev fair play i ilke edinmiş spor yöneticilerimiz ve sporcularımızdadır.Yapılan demeçler daima rakebet in fair play le de birlikte yaşanabileceğini gösteren kışkırtıcı değil yol gösterici olması gerektiği kanaatindeyim.Beni izlediğimde etkileyen bir fair play örnek göstermek istiyorum. Yukarıda izlemiş olduğunuz video başlığıma en güzel örnektir.Belki sahada kazanamayabilirsiniz fakat milyonların gönlünü kazanmak için sadece olması gerektiği gibi davranmanız yeterlidir.Bu iki tenisçi de bize bunun en iyi örneğini sundular.Top içer de itiraz et demesi o sporcunun kazanmak için her yol mubah mantığından çok uzakta olduğunu gösteriyor. İşin özü hayatımızda her zaman kazanamayabiliriz .Belki sayısal olarak kazanma istatiği bizi başarıya götürüp isim yapmamıza bile neden olabilir ama olayın vicdani yönü hiçbir zaman yakamızı bırakmaz .O yüzden önemli olan kazanmak değil adil bir oyunla kazanmak o zaman insanlığı da kazanırız ...