5 SCR KAZAN USA-HOLLANDA
Resim Herkese iyi haftalar dilerim.Bende kendi çapımda yarışma başlatmaya karar verdim.Ara ara basketbol yazıları yazıyorum.Uzun süredir yoktum bazı kardeşlerimin tekrar çağırması ile geldim.Scorumdan istediğimizi alamadık ama bazı insanların hatırına devm ediyorum.Bunun yanında da yarışma yapmaya karar verdim.Yarışmalara katılmayı seviyorum.Malesef Scorum Türkiye de kimse kalmadı az sayıda yazar var 10 kişiyi geçmiyor.Bazı arkadaşlarımız ise sadece oylama yapıyor ara sıra.Fazla kişi olsa belki buralar daha iyi olur.Kimse olmamasının bir çok nedeni var.Gelelim yarışma konusuna Maç tahmin etmenizi istiyorum.Oy gücüm düşük Skor tahmin edene 5 scr göndereceğim belki zamanla artar.Eğer bende scr hediye ederim diyen olursa hayır demem. Yarışma konusu: USA-HOLLANDA Ödül: 5 SCR Katılma şartı Skor tahmini yapın ve ilk golün atılma dakikasını yazın Tahmini sadece 1 kez yapın Maç saati öncesine kadar yorum düzeltebilirsiniz Ödül:Sadece doğru tahmin yapana verilecektir.Beraberlik halinde ödül paylaştıracağım.İmkan dahilinde ödül kişi başına 5 scr şeklinde olabilir.Doğru maç sonucu bilinmezse ödül bir sonraki tahminde kullanılacaktır umarım öyle olmaz. Süre:Pazar 17.00 kadardır. Yazımı oylama koşulu yok ama oylarsanız tabiki güzel olur. Yarışma Formatı : USA-HOLLANDA :1-2 Gol dakikası: 35'
5 SCR KAZAN USA-HOLLANDA
Resim Herkese iyi haftalar dilerim.Bende kendi çapımda yarışma başlatmaya karar verdim.Ara ara basketbol yazıları yazıyorum.Uzun süredir yoktum bazı kardeşlerimin tekrar çağırması ile geldim.Scorumdan istediğimizi alamadık ama bazı insanların hatırına devm ediyorum.Bunun yanında da yarışma yapmaya karar verdim.Yarışmalara katılmayı seviyorum.Malesef Scorum Türkiye de kimse kalmadı az sayıda yazar var 10 kişiyi geçmiyor.Bazı arkadaşlarımız ise sadece oylama yapıyor ara sıra.Fazla kişi olsa belki buralar daha iyi olur.Kimse olmamasının bir çok nedeni var.Gelelim yarışma konusuna Maç tahmin etmenizi istiyorum.Oy gücüm düşük Skor tahmin edene 5 scr göndereceğim belki zamanla artar.Eğer bende scr hediye ederim diyen olursa hayır demem. Yarışma konusu: USA-HOLLANDA Ödül: 5 SCR Katılma şartı Skor tahmini yapın ve ilk golün atılma dakikasını yazın Tahmini sadece 1 kez yapın Maç saati öncesine kadar yorum düzeltebilirsiniz Ödül:Sadece doğru tahmin yapana verilecektir.Beraberlik halinde ödül paylaştıracağım.İmkan dahilinde ödül kişi başına 5 scr şeklinde olabilir.Doğru maç sonucu bilinmezse ödül bir sonraki tahminde kullanılacaktır umarım öyle olmaz. Süre:Pazar 17.00 kadardır. Yazımı oylama koşulu yok ama oylarsanız tabiki güzel olur. Yarışma Formatı : USA-HOLLANDA :1-2 Gol dakikası: 35'
5 SCR KAZAN USA-HOLLANDA
Resim Herkese iyi haftalar dilerim.Bende kendi çapımda yarışma başlatmaya karar verdim.Ara ara basketbol yazıları yazıyorum.Uzun süredir yoktum bazı kardeşlerimin tekrar çağırması ile geldim.Scorumdan istediğimizi alamadık ama bazı insanların hatırına devm ediyorum.Bunun yanında da yarışma yapmaya karar verdim.Yarışmalara katılmayı seviyorum.Malesef Scorum Türkiye de kimse kalmadı az sayıda yazar var 10 kişiyi geçmiyor.Bazı arkadaşlarımız ise sadece oylama yapıyor ara sıra.Fazla kişi olsa belki buralar daha iyi olur.Kimse olmamasının bir çok nedeni var.Gelelim yarışma konusuna Maç tahmin etmenizi istiyorum.Oy gücüm düşük Skor tahmin edene 5 scr göndereceğim belki zamanla artar.Eğer bende scr hediye ederim diyen olursa hayır demem. Yarışma konusu: USA-HOLLANDA Ödül: 5 SCR Katılma şartı Skor tahmini yapın ve ilk golün atılma dakikasını yazın Tahmini sadece 1 kez yapın Maç saati öncesine kadar yorum düzeltebilirsiniz Ödül:Sadece doğru tahmin yapana verilecektir.Beraberlik halinde ödül paylaştıracağım.İmkan dahilinde ödül kişi başına 5 scr şeklinde olabilir.Doğru maç sonucu bilinmezse ödül bir sonraki tahminde kullanılacaktır umarım öyle olmaz. Süre:Pazar 17.00 kadardır. Yazımı oylama koşulu yok ama oylarsanız tabiki güzel olur. Yarışma Formatı : USA-HOLLANDA :1-2 Gol dakikası: 35'
İDDAA CUMARTESİ %95 KUPONU
MERHABA ARKADAŞLAR BURAYI YENİ KEŞFETTİM İDDAA KUPONLARIMI SİZLERLEDE PAYLAŞMAK İSTERİM. İLK OLARAK TÜRKİYE LİGİNDEN BAŞLIYORUZ KOD-110 MAÇ SONUCU=2.5 ÜST KOD-124 MAÇ SONUCU=H2 (FORMDA BİR ANTALYASPOR VAR FAKAT GALATASARAY PORTO MAĞLUBİYETİNİ UNUTTURMAK İSTER DİYE DÜŞÜNÜYORUM) KOD-111 MAÇ SONUCU=2.5 ÜST (BU MAÇIN BOL GOLLÜ GEÇECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM 3.5 ÜST %75 DİYE DÜŞÜNÜYORUM BANKO OYNAMAK İSTEYEN 2.5 DİYEBİLİR) KUPONUN TOPLAM ORANI 6.75 DİR SİZİ TATMİN EDECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM EĞER OLUMLU BİR ŞEKİLDE TUTARSA DEVAM ETMEYİ DÜŞÜNÜYORUM İYİ GÜNLER
İDDAA CUMARTESİ %95 KUPONU
MERHABA ARKADAŞLAR BURAYI YENİ KEŞFETTİM İDDAA KUPONLARIMI SİZLERLEDE PAYLAŞMAK İSTERİM. İLK OLARAK TÜRKİYE LİGİNDEN BAŞLIYORUZ KOD-110 MAÇ SONUCU=2.5 ÜST KOD-124 MAÇ SONUCU=H2 (FORMDA BİR ANTALYASPOR VAR FAKAT GALATASARAY PORTO MAĞLUBİYETİNİ UNUTTURMAK İSTER DİYE DÜŞÜNÜYORUM) KOD-111 MAÇ SONUCU=2.5 ÜST (BU MAÇIN BOL GOLLÜ GEÇECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM 3.5 ÜST %75 DİYE DÜŞÜNÜYORUM BANKO OYNAMAK İSTEYEN 2.5 DİYEBİLİR) KUPONUN TOPLAM ORANI 6.75 DİR SİZİ TATMİN EDECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM EĞER OLUMLU BİR ŞEKİLDE TUTARSA DEVAM ETMEYİ DÜŞÜNÜYORUM İYİ GÜNLER
İDDAA CUMARTESİ %95 KUPONU
MERHABA ARKADAŞLAR BURAYI YENİ KEŞFETTİM İDDAA KUPONLARIMI SİZLERLEDE PAYLAŞMAK İSTERİM. İLK OLARAK TÜRKİYE LİGİNDEN BAŞLIYORUZ KOD-110 MAÇ SONUCU=2.5 ÜST KOD-124 MAÇ SONUCU=H2 (FORMDA BİR ANTALYASPOR VAR FAKAT GALATASARAY PORTO MAĞLUBİYETİNİ UNUTTURMAK İSTER DİYE DÜŞÜNÜYORUM) KOD-111 MAÇ SONUCU=2.5 ÜST (BU MAÇIN BOL GOLLÜ GEÇECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM 3.5 ÜST %75 DİYE DÜŞÜNÜYORUM BANKO OYNAMAK İSTEYEN 2.5 DİYEBİLİR) KUPONUN TOPLAM ORANI 6.75 DİR SİZİ TATMİN EDECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM EĞER OLUMLU BİR ŞEKİLDE TUTARSA DEVAM ETMEYİ DÜŞÜNÜYORUM İYİ GÜNLER
Futbol Ezilen Halkların Mutluluğudur!!
Elinde hiçbir şeyin olmasa da futbol için yeterli materyalin her zaman vardır. Yanında bir arkadaşın olmasa bile tek başına kaleler kurup bir şişeyle veya bir kutuyla oynayabileceğin oyundur futbol. Peki futbol aslında bu kadar kıt kaynakla bile oynanacak bir oyunken bugün nasıl böyle büyük bir pazar haline geldi? Hiç tarihi karıştırmaya gerek yok. Gelin düşünerek, çıkarımlarla, neden-sonuç ilişkileriyle bunu tartışalım. Sermaye piyasası böylesine keyifli ve yüksek rağbet gören bir spor aktivitesini tabii ki kendi çıkarları için kullanacaktı. Günümüz dünyasında kapitalist patronların elini her attığı alan gibi bu alan da artık paranın ve nüfuzun borusunun öttüğü bir alan haline geldi. Peki diyeceksiniz ki "Eee bundan bize ne? Sanki bizim cebimizden para mı çıkıyor?". Aslına bakarsanız çıkıyor evet. Stadyuma gitmekten biletlere para harcamaktan filan bahsetmiyorum. Belli bir hizmet varsa ve bu hizmetin bir maliyeti varsa nispeten bir karşılığı olmalı belki evet. Bunu zaten kanıksamış durumdayız artık. Hoş bence bu da bir devlet hizmeti olmalı ama neyse.. Hayır, bahsettiğim şey bu değil. Bahsettiğim şey futbolun kendi alt pazarlarını, kendi piyasasını oluşturması. Takımların kendi lisanslı ürünlerini fahiş fiyatlarla, onlardan sadece kazanmalarını bekleyen sadık taraftarlarına yedirmesi mesela.. Hadi bir bakalım bu örneğe. Diyeceksiniz ki "Tabii ki adamlara para lazım. Transferler yapacaklar, borçlar var onları ödeyecekler, geliştirmeler yapacaklar vs." İyi de sponsorlar, reklamlar, stad gelirleri, TFF ödenekleri ne güne duruyor? Aldığımız ürünler gerçekten sadece takıma mı kazandırıyor yoksa bu ürünlerin arkasında duran markalar, şirketler de mi bundan bir pasta dilimi alıyor? Kazançlar kime gidiyor? Bu kadar karşılıksız sevgi ile takımlarına bağlı taraftarların cebindeki 3 kuruş para kimlere gidiyor? Biz sadığız takımlarımıza ama onlar gerçekten bize sadık mı, bizi ne kadar düşünüyorlar acaba? Dünya her şeyin satın alınabileceği bir dünya haline geldi. Keyfin bile.. Olaya farklı açıdan bakabilirsek takım sevgimizin, spor tutkunluğumuzun bile satın alınmış olduğunu göreceğiz. Hem de hiç aklınıza gelmeyecek piyasaların cebini şişirdiğimize bizzat tanıklık edeceğiz. Peki ne yapalım yani? Bırakalım mı takım tutmayı, futbol izlemeyi, alışveriş yapmayı? Yoo hayır. Bu bize kimsenin vermediği ve bizden kimsenin alamayacağı bir hak. Bu kendi imkan(sızlık)larımızla bile oynayabildiğimiz bir oyun aslında. Yalnızca bunu sektör haline getirenlere bir cevabımız olmalı belki de. Burada çok kapsamlı bir düzeneğin çok kısa bir bölümünden dem vurmaya çalıştım. İsteğim bunu sizlerle tartışabilmek, sizlerle fikir alışverişinde bulunabilmek ve sizlerle bir farkındalık yaratabilmek. Bir kişi bile bir kazançtır. Önümüze sunulanı olduğu gibi almayı bırakalım. Olması gerektiği hale getirmek bizim elimizde dünyayı. Sevgiler.. (Umarım bu yazının ikinci bir bölümü olur ve konuyu tartışmaya devam ederiz. Bir sonraki yazıda konuyu derinleştirip, örnekleri çoğaltabiliriz. İlginizi bekliyor olacağım.)
Futbol Ezilen Halkların Mutluluğudur!!
Elinde hiçbir şeyin olmasa da futbol için yeterli materyalin her zaman vardır. Yanında bir arkadaşın olmasa bile tek başına kaleler kurup bir şişeyle veya bir kutuyla oynayabileceğin oyundur futbol. Peki futbol aslında bu kadar kıt kaynakla bile oynanacak bir oyunken bugün nasıl böyle büyük bir pazar haline geldi? Hiç tarihi karıştırmaya gerek yok. Gelin düşünerek, çıkarımlarla, neden-sonuç ilişkileriyle bunu tartışalım. Sermaye piyasası böylesine keyifli ve yüksek rağbet gören bir spor aktivitesini tabii ki kendi çıkarları için kullanacaktı. Günümüz dünyasında kapitalist patronların elini her attığı alan gibi bu alan da artık paranın ve nüfuzun borusunun öttüğü bir alan haline geldi. Peki diyeceksiniz ki "Eee bundan bize ne? Sanki bizim cebimizden para mı çıkıyor?". Aslına bakarsanız çıkıyor evet. Stadyuma gitmekten biletlere para harcamaktan filan bahsetmiyorum. Belli bir hizmet varsa ve bu hizmetin bir maliyeti varsa nispeten bir karşılığı olmalı belki evet. Bunu zaten kanıksamış durumdayız artık. Hoş bence bu da bir devlet hizmeti olmalı ama neyse.. Hayır, bahsettiğim şey bu değil. Bahsettiğim şey futbolun kendi alt pazarlarını, kendi piyasasını oluşturması. Takımların kendi lisanslı ürünlerini fahiş fiyatlarla, onlardan sadece kazanmalarını bekleyen sadık taraftarlarına yedirmesi mesela.. Hadi bir bakalım bu örneğe. Diyeceksiniz ki "Tabii ki adamlara para lazım. Transferler yapacaklar, borçlar var onları ödeyecekler, geliştirmeler yapacaklar vs." İyi de sponsorlar, reklamlar, stad gelirleri, TFF ödenekleri ne güne duruyor? Aldığımız ürünler gerçekten sadece takıma mı kazandırıyor yoksa bu ürünlerin arkasında duran markalar, şirketler de mi bundan bir pasta dilimi alıyor? Kazançlar kime gidiyor? Bu kadar karşılıksız sevgi ile takımlarına bağlı taraftarların cebindeki 3 kuruş para kimlere gidiyor? Biz sadığız takımlarımıza ama onlar gerçekten bize sadık mı, bizi ne kadar düşünüyorlar acaba? Dünya her şeyin satın alınabileceği bir dünya haline geldi. Keyfin bile.. Olaya farklı açıdan bakabilirsek takım sevgimizin, spor tutkunluğumuzun bile satın alınmış olduğunu göreceğiz. Hem de hiç aklınıza gelmeyecek piyasaların cebini şişirdiğimize bizzat tanıklık edeceğiz. Peki ne yapalım yani? Bırakalım mı takım tutmayı, futbol izlemeyi, alışveriş yapmayı? Yoo hayır. Bu bize kimsenin vermediği ve bizden kimsenin alamayacağı bir hak. Bu kendi imkan(sızlık)larımızla bile oynayabildiğimiz bir oyun aslında. Yalnızca bunu sektör haline getirenlere bir cevabımız olmalı belki de. Burada çok kapsamlı bir düzeneğin çok kısa bir bölümünden dem vurmaya çalıştım. İsteğim bunu sizlerle tartışabilmek, sizlerle fikir alışverişinde bulunabilmek ve sizlerle bir farkındalık yaratabilmek. Bir kişi bile bir kazançtır. Önümüze sunulanı olduğu gibi almayı bırakalım. Olması gerektiği hale getirmek bizim elimizde dünyayı. Sevgiler.. (Umarım bu yazının ikinci bir bölümü olur ve konuyu tartışmaya devam ederiz. Bir sonraki yazıda konuyu derinleştirip, örnekleri çoğaltabiliriz. İlginizi bekliyor olacağım.)
Futbol Ezilen Halkların Mutluluğudur!!
Elinde hiçbir şeyin olmasa da futbol için yeterli materyalin her zaman vardır. Yanında bir arkadaşın olmasa bile tek başına kaleler kurup bir şişeyle veya bir kutuyla oynayabileceğin oyundur futbol. Peki futbol aslında bu kadar kıt kaynakla bile oynanacak bir oyunken bugün nasıl böyle büyük bir pazar haline geldi? Hiç tarihi karıştırmaya gerek yok. Gelin düşünerek, çıkarımlarla, neden-sonuç ilişkileriyle bunu tartışalım. Sermaye piyasası böylesine keyifli ve yüksek rağbet gören bir spor aktivitesini tabii ki kendi çıkarları için kullanacaktı. Günümüz dünyasında kapitalist patronların elini her attığı alan gibi bu alan da artık paranın ve nüfuzun borusunun öttüğü bir alan haline geldi. Peki diyeceksiniz ki "Eee bundan bize ne? Sanki bizim cebimizden para mı çıkıyor?". Aslına bakarsanız çıkıyor evet. Stadyuma gitmekten biletlere para harcamaktan filan bahsetmiyorum. Belli bir hizmet varsa ve bu hizmetin bir maliyeti varsa nispeten bir karşılığı olmalı belki evet. Bunu zaten kanıksamış durumdayız artık. Hoş bence bu da bir devlet hizmeti olmalı ama neyse.. Hayır, bahsettiğim şey bu değil. Bahsettiğim şey futbolun kendi alt pazarlarını, kendi piyasasını oluşturması. Takımların kendi lisanslı ürünlerini fahiş fiyatlarla, onlardan sadece kazanmalarını bekleyen sadık taraftarlarına yedirmesi mesela.. Hadi bir bakalım bu örneğe. Diyeceksiniz ki "Tabii ki adamlara para lazım. Transferler yapacaklar, borçlar var onları ödeyecekler, geliştirmeler yapacaklar vs." İyi de sponsorlar, reklamlar, stad gelirleri, TFF ödenekleri ne güne duruyor? Aldığımız ürünler gerçekten sadece takıma mı kazandırıyor yoksa bu ürünlerin arkasında duran markalar, şirketler de mi bundan bir pasta dilimi alıyor? Kazançlar kime gidiyor? Bu kadar karşılıksız sevgi ile takımlarına bağlı taraftarların cebindeki 3 kuruş para kimlere gidiyor? Biz sadığız takımlarımıza ama onlar gerçekten bize sadık mı, bizi ne kadar düşünüyorlar acaba? Dünya her şeyin satın alınabileceği bir dünya haline geldi. Keyfin bile.. Olaya farklı açıdan bakabilirsek takım sevgimizin, spor tutkunluğumuzun bile satın alınmış olduğunu göreceğiz. Hem de hiç aklınıza gelmeyecek piyasaların cebini şişirdiğimize bizzat tanıklık edeceğiz. Peki ne yapalım yani? Bırakalım mı takım tutmayı, futbol izlemeyi, alışveriş yapmayı? Yoo hayır. Bu bize kimsenin vermediği ve bizden kimsenin alamayacağı bir hak. Bu kendi imkan(sızlık)larımızla bile oynayabildiğimiz bir oyun aslında. Yalnızca bunu sektör haline getirenlere bir cevabımız olmalı belki de. Burada çok kapsamlı bir düzeneğin çok kısa bir bölümünden dem vurmaya çalıştım. İsteğim bunu sizlerle tartışabilmek, sizlerle fikir alışverişinde bulunabilmek ve sizlerle bir farkındalık yaratabilmek. Bir kişi bile bir kazançtır. Önümüze sunulanı olduğu gibi almayı bırakalım. Olması gerektiği hale getirmek bizim elimizde dünyayı. Sevgiler.. (Umarım bu yazının ikinci bir bölümü olur ve konuyu tartışmaya devam ederiz. Bir sonraki yazıda konuyu derinleştirip, örnekleri çoğaltabiliriz. İlginizi bekliyor olacağım.)
122 yıllık kulüp iflas etti
İsviçre'nin 122 yıllık futbol kulübü Servette iflas etti. Cenevre kentinin takımı Servette, 10 takımın mücadele ettiği İsviçre birinci liginde bu yıl Neuchatel Xamax'dan sonra iflas eden ikinci futbol kulübü oldu. Kulübün başkanı İranlı iş adamı Majid Pişyar, kulübün internet sitesinde yaptığı açıklamada, ''iflas kararını üzülerek'' aldığını belirtti. Cenevre yetkilileri ve iş adamlarının takıma desteğinin beklentilerinin altında kaldığını kaydeden Pişyar, ''Takımın başarısı için tüm tarafları davet ettim. Üzgünüm ancak çok azı bize destek verdi'' dedi. Kulübü 2008 yılında alan Pişyar, ''Servette için mücadelemizi sürdüreceğiz'' ifadesini kullandı. Servette takımının 1,7 milyon ve 3 milyon İsviçre frankı (1,8-3,3 milyon dolar) borcu bulunduğu tahmin ediliyor. Bu sezon maçlarını tamamlayıp tamamlamayacağı bilinmeyen Servette, 2005 yılında da iflasını açıklamıştı. 1890 yılında kurulan Servette, sonuncusu 1999 yılında olmak üzere 17 kez lig şampiyonluğunu ve 7 kez İsviçre Kupası'nı kazanmıştı. Servette takımında bir dönem İsviçreli Philippe Senderos, Türk asıllı Kubilay Türkyılmaz, Alman Karl-Heinz Rummenigge ve Fransız Christian Karembeu gibi tanınmış futbolcular top koşturmuştu. Bu yıl Ocak ayında iflas eden Neuchatel Xamax takımı da birinci ligden düşmüştü. Neuchatel Xamax'ın Çeçen sahibi Bulat Chagaev, yolsuzluk ve kötü finans yönetimi suçlamalarından yargılanıyor.
122 yıllık kulüp iflas etti
İsviçre'nin 122 yıllık futbol kulübü Servette iflas etti. Cenevre kentinin takımı Servette, 10 takımın mücadele ettiği İsviçre birinci liginde bu yıl Neuchatel Xamax'dan sonra iflas eden ikinci futbol kulübü oldu. Kulübün başkanı İranlı iş adamı Majid Pişyar, kulübün internet sitesinde yaptığı açıklamada, ''iflas kararını üzülerek'' aldığını belirtti. Cenevre yetkilileri ve iş adamlarının takıma desteğinin beklentilerinin altında kaldığını kaydeden Pişyar, ''Takımın başarısı için tüm tarafları davet ettim. Üzgünüm ancak çok azı bize destek verdi'' dedi. Kulübü 2008 yılında alan Pişyar, ''Servette için mücadelemizi sürdüreceğiz'' ifadesini kullandı. Servette takımının 1,7 milyon ve 3 milyon İsviçre frankı (1,8-3,3 milyon dolar) borcu bulunduğu tahmin ediliyor. Bu sezon maçlarını tamamlayıp tamamlamayacağı bilinmeyen Servette, 2005 yılında da iflasını açıklamıştı. 1890 yılında kurulan Servette, sonuncusu 1999 yılında olmak üzere 17 kez lig şampiyonluğunu ve 7 kez İsviçre Kupası'nı kazanmıştı. Servette takımında bir dönem İsviçreli Philippe Senderos, Türk asıllı Kubilay Türkyılmaz, Alman Karl-Heinz Rummenigge ve Fransız Christian Karembeu gibi tanınmış futbolcular top koşturmuştu. Bu yıl Ocak ayında iflas eden Neuchatel Xamax takımı da birinci ligden düşmüştü. Neuchatel Xamax'ın Çeçen sahibi Bulat Chagaev, yolsuzluk ve kötü finans yönetimi suçlamalarından yargılanıyor.
122 yıllık kulüp iflas etti
İsviçre'nin 122 yıllık futbol kulübü Servette iflas etti. Cenevre kentinin takımı Servette, 10 takımın mücadele ettiği İsviçre birinci liginde bu yıl Neuchatel Xamax'dan sonra iflas eden ikinci futbol kulübü oldu. Kulübün başkanı İranlı iş adamı Majid Pişyar, kulübün internet sitesinde yaptığı açıklamada, ''iflas kararını üzülerek'' aldığını belirtti. Cenevre yetkilileri ve iş adamlarının takıma desteğinin beklentilerinin altında kaldığını kaydeden Pişyar, ''Takımın başarısı için tüm tarafları davet ettim. Üzgünüm ancak çok azı bize destek verdi'' dedi. Kulübü 2008 yılında alan Pişyar, ''Servette için mücadelemizi sürdüreceğiz'' ifadesini kullandı. Servette takımının 1,7 milyon ve 3 milyon İsviçre frankı (1,8-3,3 milyon dolar) borcu bulunduğu tahmin ediliyor. Bu sezon maçlarını tamamlayıp tamamlamayacağı bilinmeyen Servette, 2005 yılında da iflasını açıklamıştı. 1890 yılında kurulan Servette, sonuncusu 1999 yılında olmak üzere 17 kez lig şampiyonluğunu ve 7 kez İsviçre Kupası'nı kazanmıştı. Servette takımında bir dönem İsviçreli Philippe Senderos, Türk asıllı Kubilay Türkyılmaz, Alman Karl-Heinz Rummenigge ve Fransız Christian Karembeu gibi tanınmış futbolcular top koşturmuştu. Bu yıl Ocak ayında iflas eden Neuchatel Xamax takımı da birinci ligden düşmüştü. Neuchatel Xamax'ın Çeçen sahibi Bulat Chagaev, yolsuzluk ve kötü finans yönetimi suçlamalarından yargılanıyor.
Yunan Ekibi Panathinaikos, İflasını Açıklayıp 3. Lige Dönüyor
Yunanistan'ın köklü kulüplerinden Panathinaikos, ekonomik kriz nedeniyle batma noktası geldi. Kulüp, 1. Ligden çekilerek yeni bir adla 3. Ligde yoluna devam edecek. Yunanistan'daki ekonomik kriz Panathinaikos'u iflas noktasına getirdi. Panathinaikos futbol şubesi, Yunanistan 1. Liginden çekilerek, gelecek sezon yeni bir adla 3. Lig'de yoluna devam etmeye hazırlanıyor. Yunanistan'ı son 8 yıldır etkisi altına alan büyük ekonomik kriz, köklü spor kulübü Panathinaikos'u iflas noktasına getirdi. Panathinaikos'un futbol şubesi, Yunanistan 1. Liginden çekilme noktasına geldi. Yunanistan futbolundaki büyük depremin odağında ekonomik kriz bulunuyor. Uzun yıllardan beri ekonomik alanda büyük sıkıntılar yaşayan Panathinaikos yeni dönemde futbolcularına, kulüp çalışanlarına ve futbol federasyonuna karşı olan borçlarını ödeyemeyecek duruma geldi. Bu durum nedeniyle ileriki haftalarda kulüpten alacağı olan birçok futbolcunun yargıya başvurması bekleniyor. YENİ BİR İSİMLE 3. LİGE Ekonomik iflas noktasındaki Panathinaikos'un fazla seçeneği bulunmuyor. Yunanistan medyası kulübün önümüzdeki sezon itibariyle 1. Ligden çekilmesinin en mantıklı seçenek olduğunu vurguluyor. Çekilme işleminin tamamlanmasından sonra Panathinaikos'un yeni bir isimle yoluna 3. Ligde sürdürmesi bekleniyor.
Yunan Ekibi Panathinaikos, İflasını Açıklayıp 3. Lige Dönüyor
Yunanistan'ın köklü kulüplerinden Panathinaikos, ekonomik kriz nedeniyle batma noktası geldi. Kulüp, 1. Ligden çekilerek yeni bir adla 3. Ligde yoluna devam edecek. Yunanistan'daki ekonomik kriz Panathinaikos'u iflas noktasına getirdi. Panathinaikos futbol şubesi, Yunanistan 1. Liginden çekilerek, gelecek sezon yeni bir adla 3. Lig'de yoluna devam etmeye hazırlanıyor. Yunanistan'ı son 8 yıldır etkisi altına alan büyük ekonomik kriz, köklü spor kulübü Panathinaikos'u iflas noktasına getirdi. Panathinaikos'un futbol şubesi, Yunanistan 1. Liginden çekilme noktasına geldi. Yunanistan futbolundaki büyük depremin odağında ekonomik kriz bulunuyor. Uzun yıllardan beri ekonomik alanda büyük sıkıntılar yaşayan Panathinaikos yeni dönemde futbolcularına, kulüp çalışanlarına ve futbol federasyonuna karşı olan borçlarını ödeyemeyecek duruma geldi. Bu durum nedeniyle ileriki haftalarda kulüpten alacağı olan birçok futbolcunun yargıya başvurması bekleniyor. YENİ BİR İSİMLE 3. LİGE Ekonomik iflas noktasındaki Panathinaikos'un fazla seçeneği bulunmuyor. Yunanistan medyası kulübün önümüzdeki sezon itibariyle 1. Ligden çekilmesinin en mantıklı seçenek olduğunu vurguluyor. Çekilme işleminin tamamlanmasından sonra Panathinaikos'un yeni bir isimle yoluna 3. Ligde sürdürmesi bekleniyor.
Yunan Ekibi Panathinaikos, İflasını Açıklayıp 3. Lige Dönüyor
Yunanistan'ın köklü kulüplerinden Panathinaikos, ekonomik kriz nedeniyle batma noktası geldi. Kulüp, 1. Ligden çekilerek yeni bir adla 3. Ligde yoluna devam edecek. Yunanistan'daki ekonomik kriz Panathinaikos'u iflas noktasına getirdi. Panathinaikos futbol şubesi, Yunanistan 1. Liginden çekilerek, gelecek sezon yeni bir adla 3. Lig'de yoluna devam etmeye hazırlanıyor. Yunanistan'ı son 8 yıldır etkisi altına alan büyük ekonomik kriz, köklü spor kulübü Panathinaikos'u iflas noktasına getirdi. Panathinaikos'un futbol şubesi, Yunanistan 1. Liginden çekilme noktasına geldi. Yunanistan futbolundaki büyük depremin odağında ekonomik kriz bulunuyor. Uzun yıllardan beri ekonomik alanda büyük sıkıntılar yaşayan Panathinaikos yeni dönemde futbolcularına, kulüp çalışanlarına ve futbol federasyonuna karşı olan borçlarını ödeyemeyecek duruma geldi. Bu durum nedeniyle ileriki haftalarda kulüpten alacağı olan birçok futbolcunun yargıya başvurması bekleniyor. YENİ BİR İSİMLE 3. LİGE Ekonomik iflas noktasındaki Panathinaikos'un fazla seçeneği bulunmuyor. Yunanistan medyası kulübün önümüzdeki sezon itibariyle 1. Ligden çekilmesinin en mantıklı seçenek olduğunu vurguluyor. Çekilme işleminin tamamlanmasından sonra Panathinaikos'un yeni bir isimle yoluna 3. Ligde sürdürmesi bekleniyor.