bilgidunyasiGüncelleme
Fenerbahçe'nin Kanarya sembolünün öyküsü
Fenerbahçe'nin simgesi sarı kanarya da sarı-lacivertlilerin “Uçan kaleci” olarak tanınan ünlü kalecisi Cihat Arman'dan geliyor. 1939 yılında Fenerbahçe'ye transfer olan kaleci Cihat Arman, futbol yaşantısını 1952 yılına kadar sürdürüyor. O dönemlerde Türkiye'nin en iyi kalecilerinden olan Arman'a spor kamuoyu ve taraftarlar tarafından “Uçan kaleci” deniliyor. Sahaya genellikle sarı formasıyla çıkan Arman bir maçta kalenin 90 olarak tabir edilen köşesine giden topu adeta uçarak çıkarıyor. O sırada taraftarlardan birisi, 'Hey yavrum kanaryama bak, yine uçtu' diye bağırıyor. 1952 yılında Fenerbahçe genç kadro kuruyor. Bu kadro, ardı ardına şampiyonluğunu kovalayınca basın, kanarya sembolünü telaffuz etmeye başlıyor. Basın, o dönemlerde iyi maçlar çıkaran takımla ilgili “Sarı kanaryalar yine güzel oynadı” şeklinde haber yazınca kanarya tam anlamıyla simge olarak kalıyor.”
bilgidunyasiGüncelleme
Fenerbahçe'nin Kanarya sembolünün öyküsü
Fenerbahçe'nin simgesi sarı kanarya da sarı-lacivertlilerin “Uçan kaleci” olarak tanınan ünlü kalecisi Cihat Arman'dan geliyor. 1939 yılında Fenerbahçe'ye transfer olan kaleci Cihat Arman, futbol yaşantısını 1952 yılına kadar sürdürüyor. O dönemlerde Türkiye'nin en iyi kalecilerinden olan Arman'a spor kamuoyu ve taraftarlar tarafından “Uçan kaleci” deniliyor. Sahaya genellikle sarı formasıyla çıkan Arman bir maçta kalenin 90 olarak tabir edilen köşesine giden topu adeta uçarak çıkarıyor. O sırada taraftarlardan birisi, 'Hey yavrum kanaryama bak, yine uçtu' diye bağırıyor. 1952 yılında Fenerbahçe genç kadro kuruyor. Bu kadro, ardı ardına şampiyonluğunu kovalayınca basın, kanarya sembolünü telaffuz etmeye başlıyor. Basın, o dönemlerde iyi maçlar çıkaran takımla ilgili “Sarı kanaryalar yine güzel oynadı” şeklinde haber yazınca kanarya tam anlamıyla simge olarak kalıyor.”
bilgidunyasiGüncelleme
Fenerbahçe'nin Kanarya sembolünün öyküsü
Fenerbahçe'nin simgesi sarı kanarya da sarı-lacivertlilerin “Uçan kaleci” olarak tanınan ünlü kalecisi Cihat Arman'dan geliyor. 1939 yılında Fenerbahçe'ye transfer olan kaleci Cihat Arman, futbol yaşantısını 1952 yılına kadar sürdürüyor. O dönemlerde Türkiye'nin en iyi kalecilerinden olan Arman'a spor kamuoyu ve taraftarlar tarafından “Uçan kaleci” deniliyor. Sahaya genellikle sarı formasıyla çıkan Arman bir maçta kalenin 90 olarak tabir edilen köşesine giden topu adeta uçarak çıkarıyor. O sırada taraftarlardan birisi, 'Hey yavrum kanaryama bak, yine uçtu' diye bağırıyor. 1952 yılında Fenerbahçe genç kadro kuruyor. Bu kadro, ardı ardına şampiyonluğunu kovalayınca basın, kanarya sembolünü telaffuz etmeye başlıyor. Basın, o dönemlerde iyi maçlar çıkaran takımla ilgili “Sarı kanaryalar yine güzel oynadı” şeklinde haber yazınca kanarya tam anlamıyla simge olarak kalıyor.”
bilgidunyasiGüncelleme
BEŞİKTAŞ IN KARTAL SİMGESİNİN ÖYKÜSÜ
Beşiktaş'ın simgesi olan kara kartalın çıkış noktası ise bir taraftarın tezahüratı. 1940-41 sezonuna gençleştirilmiş ve yenilenmiş kadrosuyla giren Beşiktaş, haftalar ilerledikçe puan farkını açıyor ve ligdeki liderliğini sürdürüyor. Bitime 5 hafta kala Süleymaniye ile 19 Ocak 1941 Pazar günü Şeref Stadı'ndaki maçta Beşiktaş, yine güzel bir oyun ortaya koyuyor. Maçın ikinci yarısının ortalarında Beşiktaş takımı, önde olmasına rağmen rakip kaleye bitmek tükenmek bilmeyen hücumlar gerçekleştirdiği sırada siyah beyazlıların akın yönü olan Şeref Stadı'nın Atatürk panosu bulunan tarafındaki tribününden bir taraftar, “Haydi Kara Kartallar. Hücum edin Kara Kartallar” diye bağırıyor. Şeref Stadı'nı dolduran binlerce taraftar ve maçı takip eden gazetecileri bir anda etkileyen balıkçı Mehmet Galin'in bu tezahüratı, o maçtan sonra Beşiktaş'a sembol oldu. 6-0'lık galibiyetin ardından Beşiktaş'ın sembolü “Kara Kartallar” oldu.
bilgidunyasiGüncelleme
BEŞİKTAŞ IN KARTAL SİMGESİNİN ÖYKÜSÜ
Beşiktaş'ın simgesi olan kara kartalın çıkış noktası ise bir taraftarın tezahüratı. 1940-41 sezonuna gençleştirilmiş ve yenilenmiş kadrosuyla giren Beşiktaş, haftalar ilerledikçe puan farkını açıyor ve ligdeki liderliğini sürdürüyor. Bitime 5 hafta kala Süleymaniye ile 19 Ocak 1941 Pazar günü Şeref Stadı'ndaki maçta Beşiktaş, yine güzel bir oyun ortaya koyuyor. Maçın ikinci yarısının ortalarında Beşiktaş takımı, önde olmasına rağmen rakip kaleye bitmek tükenmek bilmeyen hücumlar gerçekleştirdiği sırada siyah beyazlıların akın yönü olan Şeref Stadı'nın Atatürk panosu bulunan tarafındaki tribününden bir taraftar, “Haydi Kara Kartallar. Hücum edin Kara Kartallar” diye bağırıyor. Şeref Stadı'nı dolduran binlerce taraftar ve maçı takip eden gazetecileri bir anda etkileyen balıkçı Mehmet Galin'in bu tezahüratı, o maçtan sonra Beşiktaş'a sembol oldu. 6-0'lık galibiyetin ardından Beşiktaş'ın sembolü “Kara Kartallar” oldu.
bilgidunyasiGüncelleme
BEŞİKTAŞ IN KARTAL SİMGESİNİN ÖYKÜSÜ
Beşiktaş'ın simgesi olan kara kartalın çıkış noktası ise bir taraftarın tezahüratı. 1940-41 sezonuna gençleştirilmiş ve yenilenmiş kadrosuyla giren Beşiktaş, haftalar ilerledikçe puan farkını açıyor ve ligdeki liderliğini sürdürüyor. Bitime 5 hafta kala Süleymaniye ile 19 Ocak 1941 Pazar günü Şeref Stadı'ndaki maçta Beşiktaş, yine güzel bir oyun ortaya koyuyor. Maçın ikinci yarısının ortalarında Beşiktaş takımı, önde olmasına rağmen rakip kaleye bitmek tükenmek bilmeyen hücumlar gerçekleştirdiği sırada siyah beyazlıların akın yönü olan Şeref Stadı'nın Atatürk panosu bulunan tarafındaki tribününden bir taraftar, “Haydi Kara Kartallar. Hücum edin Kara Kartallar” diye bağırıyor. Şeref Stadı'nı dolduran binlerce taraftar ve maçı takip eden gazetecileri bir anda etkileyen balıkçı Mehmet Galin'in bu tezahüratı, o maçtan sonra Beşiktaş'a sembol oldu. 6-0'lık galibiyetin ardından Beşiktaş'ın sembolü “Kara Kartallar” oldu.