Kulüpler bazında olsun, milli takım bazında olsun Türk futbolunda işlerin çok iyi gittiği söylenemez. Diğer Avrupa ülkelerinin toplam nüfusu kadar bizim genç nüfusumuz var. Ciddi paralar da harcanıyor ama Avrupa'daki son başarımız tam 17 sene önceydi. Bu da paraların çok yanlış bir şekilde harcandığının kanıtı.

Ama doğru işler yapan, ufak ufak adımlarla büyüyen ve Türk futboluna gelecekte umut vadeden bir takım var: Altınordu. 2012'den sonra bir devrim yaşayan kulüp, adını Türkiye'ye duyurdu. Avrupa'ya da duyurması çok yakındır.

İşte İzmir ekibi Altınordu'nun mükemmel altyapı sistemi...

Ama Altınordu'nun devrimi 2012 yılına dayanıyor.2007'de Bucaspor Akademisi'ni kuran ekip, yaşanan anlaşmazlıklar sonrası 2012'de Altınordu'nun yolunu tutuyor. Ve Seyit Mehmet Özkan başkanlığında Altınordu'nun yükselişi başlıyor.Kulüp, 'İyi birey, iyi vatandaş, iyi futbolcu' sloganıyla hareket ediyor. Bir diğer mottoları ise 'Altınordu sadece bir futbol kulübü değil, aynı zamanda bir futbol eğitim kurumudur.'Bunlardan da anlayacağınız üzere Altınordu'nun ilk hedefi başarı değil, futbolcu yetiştirmek. Zaten kendilerini de 'Profesyonel futbolcu yetiştiricileri' olarak tanımlıyorlar.

2012'den sonra altyapıya ve tesisleşmeye önemli yatırımlar yapılıyor. Şu an Altınordu'nun 4 farklı merkezde tesisi bulunuyor.

Bu tesislerde yer alan onlarca saha, FIFA sertifikalı çimlerle döşendi. Türkiye'de birçok kulüpte olmayan kalitede çimlere Altınordu sahip.Çünkü başkan Mehmet Özkan'a göre iyi futbolcu, iyi sahada yetişir.Bu tesisler haricinde 78 tane de futbol okulu var. Bunlarda binlerce genç eğitim görüyor. Kulübün altyapı organizasyonu bunu çok net gözler önüne seriyor.Çocukları 6 yaşından itibaren eğitmeye başlıyorlar. Üstelik kulüp bünyesindeki çocuklar sadece İzmir'den de değil. Çevre illerden binlerce çocuk Altınordu bünyesinde. Bu çocuklar altın, gümüş, bronz diye sınıflandırılmış. Yetenekli çocuklar tespit edilip piramidin bir üst bölmesine transfer ediliyor ve sistem bu şekilde yürüyor.

Türk futbolunun çok üstünde kurulan muazzam bir yapılanma söz konusu.Altınordu'nun bünyesinde 50 tane antrenör var. A takım Hüseyin Eroğlu'na emanet. Ama altyapıda çok daha kalabalık bir kadro var.Antrenman sistemleri nasıl peki? Bu yazdan itibaren 'Beyin merkezli eğitim'e başladılar. Belçika'dan gelen ekip, antrenörlere eğitim veriyor ve gençlerin gelişimi sağlanıyor.Bu ekip, bu uygulamayı 20 yıl önce Belçika'da hayata geçirmiş. Belçika Milli Takımı'nın kadro zenginliğini hepiniz biliyorsunuz şimdi.

İş sadece yatırımda bitmiyor. Zihniyet de çok önemli. Altınordu başkanı Seyit Mehmet Özkan kesinlikle takıma yabancı futbolcu transfer etmiyor.Özkan, yabancı futbolcu oynatmayı, altyapıdan gelen çocuklara güvensizlik olarak yorumluyor. Bu konuda çok dediğim dedik.

Messi bile gelse, bir sene bedava oynamayı teklif etse bile bunu kabul etmem diyor.Çok genç bir kadroya sahip. A takımdaki en yaşlı oyuncu 28 yaşında. Yaş ortalaması ise 20. Süper Lig'de birçok takımın yaş ortamalası 30'a yaklaşmış durumda. Gençlerden oluşan kadroya rağmen başarı basamaklarını çok hızlı tırmandı Altınordu. 2012-13 sezonunda 3. lig şampiyonu olarak 2. lige yükseldiler. Bir sonraki sezon da 2. ligi şampiyon tamamlayarak TFF 1. Lig'e çıktılar. O tarihten sonra Süper Lig'e çıkmayı henüz başaramadılar ama genç takımlar kendi yaş gruplarında şampiyonluklar elde etti. Transferlerden ve ligden gelen parayla ekonomi dönüyor. Transferden gelen para altyapıya yatırılıyor. Ve en önemlisi kulüp borçlanmıyor. Şimdiye kadar Türk futboluna kazandırdıkları en büyük iki yetenek Cengiz Ünder ve Çağlar Söyüncü. 20 yaşındaki Cengiz Ünder, geçtiğimiz günlerde de Başakşehir'den Roma'ya 15 milyon Euro bedelle transfer oldu. Altınordu, anlaşma gereği Cengiz'in transferinden 4 milyon Euro pay aldı. Ve bu paranın büyük bölümü bu şekilde harcandı. Ve hiç kuşkusuz o harcanan paranın kat kat karşılığı alınacak. Altınordu'da hedef 2020'de tamamen altyapıdan gelen oyuncularla Süper Lig'de mücadele edebilmek. Kuruluşlarının 100. yılı olan 2023'te ise Avrupa'da boy göstermek. Henüz Türkiye'de ve Avrupa'da büyük ses getiremediler. Ama doğru iş yaptıkları aşikar. Bu takımın 10 yıl sonra Avrupa'nın saygın takımlarından biri olmaması için hiçbir sebep yok.

Türk futboluna kattıklarınız ve katacaklarınız için teşekkürler Altınordu...