Var sistemi uygulamaya konulunca aynı başlıkta bir yazı yazmıştım.Yazılarımı okuyan veya gören kişiler hatırlayacaklardır.Bu hakemlerle,bu federasyonla,bu medyayla kısacası bu zihniyetle bu işin Türkiye'de sancılı bir süreçten geçeceğini yazdım. Nitekim ben demiştim demekten nefret eden bir sporsever olarak haklı çıkmanın üzüntüsünü yaşıyorum.

Haftasonu oynanan Fenerbahçe-Galatasaray derbisi ile ilgili ve hatta bahis ve şampiyonun Başakşehir olacağı ile ilgili yazılar da yazdım. Demirören isimli yazımda İddaa Baronumuz Sn.Yıldırım Demirören Tüpçüoğlunun boşa iddaa ihalesini peşkeş almadığını ilk icraatinin ne olduğunu da yazmıştım.

Değerli sporseverler yazılarımda tam anlamıyla gerçekleri ve gerçeklikleri fanatizm gözlüğüyle bakmadan oluşturmaya özen gösteren bir futbol izleyicisi olarak tekrar tekrar altını çizeceğim bazı konular var. Lütfen taraftar gözlükleriyle bakmayın sadece vicdanınızdan gelen sesi dinleyin. Fenerbahçe-Galatasaray maçını izledim. Hakem kararlarını,var yorumlarını,spor bültenlerini,futbol tartışma proğramlarını,hakem eskilerinin yorumlarını kısacası tüm maç ile ilgili görüşleri tarafsızca analiz edecek kadar bilgi sahibi oldum. Korktuğum başıma geldi diyebilirim. Maddeler halinde açıklamam gerekirse ;

A) Medyada yer alan birkaç kişi dışında yönlendirme yapılmış ; Bir kaç tarafsız yazar dışında tüm yazarlar Başakşehirsporu Şampiyon ilan ettiler. Yarışta olan tek takım Galatasaray olduğundan çığlıkları tiz çıkıyor. Fenerbahçe bu sene kötü inşallah önmüzdekş sene düzelir. Şampiyonu sezon başında belli olan ligde oynamayı eminim ki Fenerbahçe camiası da istemeyecektir.

B) İtibarsızlaştırılması dikte edilmiş ; Fenerbahçe ve Galatasaray arasındaki asrı aşan rekabet ve sonsuz kardeşliği tüm dünya izlerken bizde sıradan bir maç imajı verildi. Yani sanki çok önemli olmayan BAL Ligi maçı gibiydi. Bu kişiler şunu unutmuşlar ki ne Fenerbahçe ne de Galatasaray Başakşehirspor kadar siyasi argümanlardan destek dilenmezler. Fenerbahçe ve Galatasaray toprak sahada gazoz kapağına da oynasa o maç derbidir. Başakşehir Beşiktaşla değil Barcelonayla oynasa o maç Galatasaray Fenerbahçe basket hatta su topu maçı kadar bile önemli değildir.

C) Fenerbahçe-Galatasaray maçının bu kadar eğreti ve tiksinç gösterilmesi bu karşılaşmanın önemsiz gösterilmesinin nedenleri siyasi. Fenerbahçe'yi Kumpaslarla vuranlar Türk futbolunun 20 yıl geri gitmesini sağlamışlardı. Maksat ne kupa ne şikeydi. Atatürk Fenerbahçe için önemliydi ve bu sindirilemedi. Galatasaray açısından siyaset ise bazı futbolcuların adının örgütlere karışmasıydı. İntikam almak için yapılan bilinçli eylemler olduğundan bir daha emin oldum.

D) Hakem faktörü ; bu iki büyük takım yıllardır gerek kendi aralarında gerek farklı takımlar oynadıkları müsabakalarda hakemden şikayet ediyorlar. Çünkü gizli bir el maçlarını doğruyor. Taraftarların bağlılığını görünce çıldırarak daha da saldırganlaşıyor. Bu maç özelinde Fenerbahçe 1 puan alacak futbol oynamadı Galatasaray mutlak olarak maçı kazanacak futbolu oynadı. Hakem maçı VAR'a gittiği ve gitmediği pozisyonlarla berabere bıraktı. Hakemin beni VAR'a çağırma bakarsam golü iptal ederim dediği iddiası gündemi çalkalıyor. Bence de hakemler VAR'a çağrılmasın zaten bizim ligimiz lig başlayınca bitmişti. Yani bir şampiyonumuz VAR.

E) Sonuç olarak ; Gelenek bozulmadı Fenerbahçe Galatasaray'a yine geçit vermedi. Olaya sadece bu maç için değil genel anlamda bakarsak siyasetin ligimizde artık bir takımı VAR ve tüm sistemler bu VAR olan takıma organize edilmiş durumdadır. Bu şekilde taraftarlık yapmaya devam edersek Galatasaray ve Fenerbahçe derbisi bizim torunlarımıza bir VAR'mış bir yokmuş diye anlatılacak.