Eşim, 1 abla ve 2 kız kardeşin olduğu, 4 kız çocuğuna sahip bir ailenin kızı yani ailenin 2 numarası, evlendik aradan 1 yıl geçtikten sonar ilk çocuğumuza kavuştuk, doğum eşimin ailesinin ikamet ettiği ilde gerçekleşti, benim görev yaptığım yer eşimin doğum yapmasına uygun olmaması, ilk doğum olunca haliyle böyle bir tercih yapmak durumunda kaldık. Eşimin doğum yaptı, tüm ailede sevinç hakim herkes tabir yerindeyse dört köşe... dört kız çocuğu sahibi kayınbabam aslan oğlum Fenerbahçeli olacak demeye doğum ilk günlerinden itibaren başladı... Tabi ben olaya oldukça uzağım, o an bir şey demediysem de içimden asla dedim. Benim oğlum Galatasaraylı olacak.

Kayınbabam oldukça fanatik Fenerli olduğu için tüm kızlarını Fenerbahçeli içlerinde farklı takım tutan yok. Hatta büyük baldızım o kadar fanatik ki! amca kızlarına ziyarete gittiğimizde televizyona hucum etti. Ben zannettim ki haber saati, haber izleyecek. Ev sahiplerine seslenerek Fenerbahçe'nin maçı var kanalın yeri nerede deyince hep birlikte şaşırdık. Ben Fenerbahçeli olduğunu biliyordum da bu kadar fanatik olduğunu bilmiyordum. Buradan kayınbabamın ne kadar Fenerbahçeli olduğunu anlayın.

Neyse gel zaman git zaman derken oğlum bir yandan da büyüyor. Kayınbabamında ilk torunu olması da ayrı bir ilgi noktası, karşılıklı ziyaretler eksik olmuyor. Bu ziyaretlerde oğlum hep markaj altında kayınbabam hep kulağına fısıldıyor, oğlum Fenerbahçe' li olacak diyor. Bu şekilde bilinç altına yerleştirmeye çalışıyor. Ben de her seferinde olur mu oğlum Galatasaraylı olacak diyorum. Biliyorum ki kayınbabamın hoşuna gitmiyor. Haliyle oğlumun Fenerli olma ihtimalide benim hoşuma gitmiyor.

Tabi oğlum daha çok benimle vakit geçiriyor, fırsat buldukça maç izlersem oğluma en büyük Galatasaray tezahüratı yaptırıyorum, anlayacağınız ben de bilinç altına yerleştirme faaliyeti sürdürüyorum. Dedesiyle buluştukları zaman oğlum hangi takımı tutuyorsun diye soruyor, torun Galatasaray diyor. Dedesi torunu alıp dışarılara gezmeye götürüyor, takım değiştirtme faaliyetleri tüm hızıyla sürüyor, oğlum sen Fenerbahçelisin değil mi? dediğinde babam kızar cevabına karşılık bak sana oyuncak alacağım gibi vaatlerle o anlık torunun aklını çeliyor. Oğlum beni gördüğünde ikilemde kalsa da tekrar kolayca Galatasaray' ı tutuyorum diyordu.

Oğlan iyice büyüdü okula başladı şuan tam hangi sınıf olduğunu hatırlamıyorum. İlk torununu kendi tuttuğu takım taraftarı yapamayınca, döndü bana kayınbabam bak! oğlum benim hiç oğlum olmadı bu da benim ilk erkek torunun bırak inadı Fenerli olsun dedi. Baktı arada gelip gitmeyle, oyuncakla, şekerle, çikolatayla olacak gibi değil, beni iknaya başladı. Baba tamam bu senin ilk erkek torunun ama benimde tek oğlum! Dedim. Benim bu hamlem karşısında büsbütün çaresiz kaldı. Bu ikna çabası da sonuç bulmayınca, durumu yavaş yavaş kabullendi, arada ufak tefek bazı çabaları oldu ama nafile, sonuç alamadı. Birde kızım oldu, ben hiç çaba göstermeden, ağabeyinin çabasıyla Galatasarylı oldu....

Kayınbabamın ben hariç 3 fanatik Fenerli damadı ve benim çocuklar hariç birisi çok küçük onu saymıyorum 6 Fenerli torunu var. Birde benim çocukları Fenerli yapsaydı 8 olacaktı.

Son söz olarak, bu kadar mücadeleden sonra dostluk kazansın diyorum.

Yazımın ilk yayımlandığı linki