EMRAH 19 yaşında, Gazetecilik okuduğum için kendisiyle bir ödev vesilesiyle tanıştım ve yapmış olduğum röportaj içime gerçekten hançer gibi saplandı ve scorum'da ilk yazımı onun için yazmak istedim. 7 yaşındayken annesiyle babasını trafik kazasında kaybetmiş Emrah ve hiç bir akrabası sahip çıkmamış ona. 7 yaşından beri sokakta kalıyor ve geçimini hamballık yaparak sağlıyormuş. Dışarıda röportaj yapmayalım hava çok soğuk üşürüz dediğimde yüzünde bir tebessüm oluştu Emrah'ın ve gercekten hiç unutmayacağım, aklımdan hiç bir zaman çıkmayacak, çıksa bile her kış geldiğinde aklıma kesinlikle gelecek şu cümleyi kurdu Emrah : Abi biz zaten her kış üşüyoruz alıştık artık '' damsız evin ailesiz çocuklarıyız biz.'' o kadar rahat söyledi ki bunu, benim yüreğim cız ederken gülüyordu ve işin daha ilginç yanı eve gelmemek de diretiyordu. Bana güvenmediğini düşündüm ilk başta ve üsteledim neden gelmek istemiyorsun diye bir kez daha sorunca cevap verdi ve üstüm pis rahatsızlık vermek istemiyorum insanların bana iyilik yapmasına pek alışık değilim altından bir şeyler çıkacakmış gibi hissediyorum deyince bir kez daha yandı içim bir kez daha sorguladım kendimi ben daha önce neden görmezlikten geliyordum onları ? diye kızdım kendime. Ödevim olmasa belki de hayatım boyunca bir sokak çocuğuyla muhabbet etme şansını yakalayamayacaktım ve daha kötüsü onları hiç bir zaman anlayamayacaktım. İkna ettim Emrah'ı elimden geldiğince karnını doyurdum yemeğin arkasından birer çay içtik ve anlatmaya başladı ; İnsanlara yardım etmek bile istemiyorum artık, geçenlerde teyzenin bir tanesi pazardan geliyordu baya da bir şeyler almış zorlandığı her halinden belliydi ve yardım etmek için yanına gittim yardım edebilir miyim teyze dediğimde üstüme başıma baktı ve ardından şöyle dedi '' sen git önce üstüne başına bir şeyler alarak kendine yardımcı ol' dedi o kadar çok üzülmüştüm ki sanki maddi durumum yerinde ama ben almıyormuşum gibi, sanki insanlar beni işine alıyor ama ben çalışmıyormuşum gibi ,düşüncelere sahip olmaları artık benim bu hayattan hiç bir beklenti içine sokmuyor abi'' dedi ve ekledi, insanlar sadece bizim onlardan yardım beklediğimizi düşünüyor, karnımız tok olduğunda bizim mutlu olduğumuzu sanıyorlar ama yanılıyorlar biz ailesiz yani sevgisiz ve şevkatsiz büyüdük bize verecekleri hiç bir şeyleri olmayabilir ama bizi adam yerine koymaları bile bizi çok iyi yerlere getirir. diyor ve buradan bize nasihat veriyor aslında. Onları gördüğümüz de elimizden geldiğince sıcak davranalım çünkü biz sobanın,kaloriferin veya klimanın sıcağıyla ısınırken onlar bizim şevkatimiz ve sevgimizle ısınıyor biz 3 öğün yemekle beslenirken onlar bizim 2 tatlı cümlemizle doyabiliyor.