Neredeyse 40 yaşına geldim. Kendimi bildim bileli "kumar" olarak ifade edilen şeyi oynarım. Son 15 yıldır da spor bahislerine sarmış vaziyetteyim. Bültenle yatıp bültenle kalkıyorum. Fizyolojim el verse 24 saat bahis takip edeceğim.
@canan yengeme göre "patolojik kumar bağımlısı" olmuşum. Bu unvanı ilk duyduğumda kartvizit yaptırasım geldi. Yıllardır koli, kutu üretir satarım hiç böyle unvanım olmadı.
Yazının başlığı aslında @ufuk Hoca'ya ait bir sözdür. Kendisi aylardır bu söz üzerine bir yazı yazmayınca, @adacan'ın aktivitesini de görünce "ben kimin kızından aşağıyım? Ben de yazayım" dedim. Ben günlük yaşantısında bile 600 kelime konuşan bir adam değilim. 600 kelime konuşabileceğim tek konu bu olsa gerek :)
İnsanlar Neden Bahis Oynar?
İnsanların kumar ve bahis oynamasının tek sebebi varmış. Vücuttaki adrenalin, endorfin ve serotonin hormonlarını peş peşe ve aynı anda salgılatabilen dünyada bilinen tek aktiviteymiş. Ben uzmanların yalancısıyım :)
Yani Malatya Ağzı ile açıklamak gerekirse; önce yusuf yusuf edip aynı anda yada saniyeler sonra mutlu olabileceğin nadir şeylerden biri kumar. Öyle ya... Poker oynarsın, tüm paranla reste girersin, yerde flop bile açılmamıştır, kör bahistir, o 5 kart teker teker açılırken attığın üç buçuk bungee jumping mi ne karın ağrısıdır onda yok.
Yada 2,5 üst oynamışsındır tüm kasanla, son on dakika top bir o kalede olur, bir bu kalede olur, direklerden döner de o direkler sana direniyormuş gibi gelir ya :) Adrenalin tavan tabi :) Sonra 90+3'te bir gol olur, dünyalar senin olur. Al sana tüm hormonlar bir arada. Nescafe gibi.
Bazıları kumarı ve bahisi aşka, sekse tercih eder. Kahvede çayına, çorbasına bile oynarken eşinden gelen telefonu meşgule atan tipler vardır. Tanıdık geldi mi? :) Dedim ya, dünyadaki hiçbir aktivitede kumarda olan duygular bir arada değildir. İnsanlar bu yüzden kumar oynarlar.
Sevdiklerimiz Bize Bahis Oynadığımız İçin Neden Kızarlar?
Dini duyguların çok ağır basması dışında aslında kimse size kumar oynadığınız için kızmaz. İnsanlar size para kaybettiğiniz için kızarlar. Daha doğrusu insanlar size çok para kaybettiğiniz için kızarlar.
Kumar doğası gereği sürükleyen bir şeydir. Kaybettikçe zararı çıkarmak için yeni bir umutla daha büyüğünü oynarsınız. Çünkü pahalı da bir zevktir ayrıca. O hormonları yeniden salgılatmak için sürekli para kazımdır. Lazım olan para için de yeni bir umutla, yeni kuponlar yapılır.
Siz para kaybettikçe faturalarınızı ödeyemez, sevdiklerinizin ihtiyaçlarını veya isteklerini karşılayamaz hale gelirsiniz. Evinize barkınıza iyi bakan bir adam bile olsanız, o ay iddaa'da kaybettiğiniz 1000 Lira ile ailenizin keyfi bir isteğini de yerine getirebilirdiniz. Bunu yapmadığınız için trip yersiniz :) Şu cümleleri evli arkadaşlar çok duymuşlardır: "Haftasonu dışarıda kahvaltıya pahalı dersin ama maçlara para verirken acımazsın." Bu da tanıdık geldi mi :)
Peki hiç düşündünüz mü? Kumardan, bahisten, iddaa'dan sürekli para kazanan bir adam olsaydınız, size bugün kumar oynadığınız için kızan insanlar yine de kızar mıydı? Hadi beyin jimnastiği yapın. Cevap verin :)
Ben sizin yerinize cevap vereyim. Kızmazlardı. Siz kumardan sürekli para kazanan biri olsaydınız, kimse size kızmazdı. Hatta oynamaya teşvik ederler, sizden sürekli tüyo almak isterlerdi. Kuponlarınıza ortak olmak için sıraya girer, siz iddaa kuponu doldururken 10 metreden oturduğunuz masayı keserlerdi :)
Yani Nasıl Bahis Oynarsam İnsanların Tepkisini Çekmem?
Hayatını bahisle ve kumarla yemiş bitirmiş olan kişilerin kendilerinin bir türlü beceremediği ama herkese salık verdiği bir söz vardır. "Kendinizi üzmeyecek tutarlarda kupon yapın" Bu da tanıdık bir cümle öyle değil mi :) Yani diyor ki; "bu canını sevdiğimin oyununda sonunda zaten kaybedeceksin, kurban olayım kaybettiğin para canını yakacak para olmasın"
Erkek adamın kahvede oturup arkadaşlarına 10 çay ısmarlamasını bir kadın yargılamaz. "Erkek adamdır, öyle gerekmiştir, ısmarlamıştır" der. Bunu ayda 10 gün yaparsanız da eşiniz "neden yaptın?" diye sormaz. En pahalı kahvede çay 2 Lira. 10 çay 20 Lira. 10 gün yaptınız 200 Lira. Eğer eviniz kira değilse ve 2500 Lira geliriniz varsa böyle bir harcama yapmanız hiçbir yenge hanımın gözüne batmaz. Hatta "adam kafasını boşaltacak tabi, iş yerinde canı çıkıyor" der. Hah işte 2500 Lira gelirinizle ayda 200 Lira iddaa'ya ayırırsanız kimsenin gözüne batmaz. Siz bunu yapın, yengem arıza çıkartırsa bana gelin :)
Şunu demeye çalışıyorum. Kumara, bahise bütçe ayırın ve bu bütçe sizi sarsmayacak bir bütçe olsun. Bütçenizi haftalara bölün. Aylık 200 Lira bahis bütçesi olan adamın haftalık 50 Lira bütçesi var demektir. O hafta ilk maçtan bile 50 Lira'nız yatarsa "ben bu zararı kurtarırım" diye gelecek haftanın bütçesine saldırmayın. Ara verin gelecek hafta oynayın. Sonra bir bakmışsınız gece yarısı (zararı kurtarayım diye) "anında onaylı kredi" başvurusu yapıp Peru Ligi'nden hiç tanımadığınız bir bayan futbol takımına bahis alıyorsunuz :) Bu senaryo da tanıdık olmalı :)
"Benim kaşıntım büyük, illa her gün kupon yapmam lazım" diyenlerdenseniz haftalık bütçeyi 7 güne bölün. Günde 7 Lira'lık kupon yapın.
Umarım bu yazı başta benim olmak üzre tüm kumarbaz kardeşlerimin beyin hücrelerine nefes aldırır. Siz de köfteyi çakarsınız :) Bol şans.
Bu yazıyı yazdığım için Scorum'dan para kazandım. Kazandığım paranın miktarı altta yazıyor. Sende bu yazıya yorum yaparak, bu yazıyı beğenerek yada benim gibi yazı yazarak Scorum'dan para kazanabilirsin. Sistemi derinlemesine öğrenmek için BU yazıyı okuyabilirsin.
Yorumlar