İlk olarak Fenerbahçeli olmama rağmen neden eski adıyla Efes Pilsen, yeni adıyla Anadolu Efes ile başladığımı belirteyim. Benim kuşağımı basketbola sevdiren birkaç şey vardır. Bunlar: Michael Jordan, Efes Pilsen, Murat Murathanoğlu, İsmet Badem, Fastbreak dergisi, Slam Dunk(Hanamichi) bir de adını her hafta salı günleri çıkan adını hatırlayamadığım basketbol dergisi.

1 Numara: Petar Naumoski

Kimler geldi bu topraklara ama hiçbiri Petar abimiz gibi bizde kalıcı bir iz bırakamadı. Dediğim gibi basketbolu anlamaya başladığımız yıllarda ilk olarak onu gördük neredeyse. 30 saniyelik hücum süresinin 28 saniyesini tek başına kullanan garip bir oyun stili vardı. Gerçi bunda takımın/hocanın etkisi var ama gerçekten kabız eden bir stildi. Son saniyeye kadar sayı üretemezse topu Ufuk'a atıp resmen kaçardı. 

Kendisinden geriye kalan takım arkadaşları serbest atış attığı zaman arkada durup terini silmesi ve oynadığı su reklamı.

 

2 Numara : Marcus Brown

İşin açıkçası Efes'te çok fazla forma giymese de 2 numara denildiği zaman aklıma gelen ilk isim bu çılgın abimiz oluyor. Maçın sonlarına 10 sayı geride girmiş olsanız bile adam da öyle bir güven veren his vardı ki kaybetmeyeceğinizi anlıyordunuz. Yanlış hatırlamıyorsam bir süre Euroleague'de en fazla sayı atan oyuncuları listesinin başındaydı. Efes'ten ayrıldıktan sonra ne zaman rakip takımda görsem üzülürdüm.

3 Numara: Hidayet Türkoğlu

Hidayet'in sahip olduğu özellikler yeni nesil için çok fazla bir anlam ifade etmeyebilir ama benim kuşağım için kendisi tam anlamıyla bir efsanedir. Elalemin Bodiroga ve Fuckası varsa bizim de "Hedo"muz var arkadaş! A takımda uzun süre oynamasa da altyapıdan yetiştiği için buraya yazıyorum kendisi. Kariyerinin sonlarına doğru yaşadığı talihsizlikleri saymazsak hep kararında oynamıştır. Bilgisayarda NBA oynadığım zamanlarda bile en köşeye gidip üçlük beklemesi her zaman canımı sıkmıştır. (Sacramento yılları)

4 Numara: Mirsad Türkcan

Ya arkadaş seni Fenerbahçe'ye mi yazayım yoksa Efes'e mi? Nasıl bir çılgınsın sen? Fenerbahçe'ye de yazacağım için buraya sadece video ekliyorum:)

5 Numara: Conrad McRae

Pf pozisyonuna Mirsad'ı yazdığım için kendisini pivot pozisyonuna koymak durumunda kaldım. Yoksa buraya Tamer Oyguç'u yazacaktım McRae gibi bir efsaneyi yazmadan olmazdı. Biz onu hep o muhteşem smaçlarıyla hatırlayacağız. Profesyonel kariyeri ilk olarak ülkemizde başlayan ve gittiği her takımda adından söz ettiren koca yürekli insan. Öldüğü haberini aldığım zaman her şeyi bırakıp saatlerce arkadaşlarımızla hakkında konuşmuştuk.